İnsanlık, mineralleri çıkararak, tonlarca atık bırakarak ve su kaynaklarını kirleterek gezegene ciddi zararlar veriyor. Ancak, hayvanlar aleminde de çevreyi olumsuz etkileyen türler var.
Kunduzlar
Kunduzların doğaya verdiği en büyük zarar, sağlıklı ağaçların yok edilmesi ve hayvanların bu ağaçları daha sonra inşaat amaçlı kullanmamasıdır.
Ayrıca kunduzların baraj inşa etmesi, inşaat alanının yakınında bulunan alanların ekosistemine zarar vermektedir.
Kunduzların oluşturduğu nehir barajları, bitkilerin çürüme sürecini tetikler ve bu da atmosfere başlıca sera gazları olan karbondioksit ve metanın salınmasına yol açar.
Tipik bir sulak alan, benzer büyüklükteki bir kunduz havuzundan on kat daha az metan salımı yapar.
İnekler
Bilim insanları, dünyada yaşayan bir buçuk milyar ineğin çevreye zarar verdiğini, gezegendeki tüm sera gazlarının yüzde 18'ini yaydığını ortaya koydu.
Sığırların çevreye zarar vermesinin nedenleri:
- Yem gübresi üretmek, mera inşa etmek ve et taşımak için yakıt yakılıyor ve bu da karbondioksit emisyonunun %9'unu oluşturuyor.
- Gübre ve inek gazları, çevreye salınan metan gazının (toplam miktarın üçte birinden fazlası) sorumlusudur.
- İnek dışkısı, siyanür, nitratlar, hidrojen sülfür, ağır metaller ve bakteriler de dahil olmak üzere çok sayıda zararlı madde üretir. Ayrıca asit yağmuruna neden olan amonyak içerir.
- İnek bakımı, çevre üzerinde olumsuz etkisi olan zararlı atıkların ortaya çıkmasına neden olur. Örneğin, deniz ortamına karıştığında mercan resiflerine zarar verir.
- Meraların otlatılmaya hazırlanması ormanların yok olmasına yol açıyor.
Sincaplar
Küçük boyutlarına rağmen bu kızıl tüylü hayvanlar ağaçların büyümesi ve gelişmesi için ciddi bir tehdit oluşturuyor.
Sincaplar tohum toplarken genç ağaçların sulu yapraklarını kemirerek büyümelerini engellerler. Ayrıca kemirgenler, dokunulmadan kalabilen büyük miktarda tohum ve tahıl rezervi biriktirirler.
Sincaplar bunları taş altlarına veya eski ağaç kovuklarına depolarlar, bu yüzden tohumlar filizlenmez, hatta zamanla bozulur.
Benzer bir durum tropikal ormanlarda da yaşanıyor; sincaplar bitkilerin tomurcuk ve yapraklarını yiyerek, bitkilerin normal şekilde gelişmesini engelliyor.
Tavşanlar
Amerikalı bilim adamlarına göre, eski çağlarda denizciler, Pasifik adalarına yiyecek olarak tavşan getiriyorlardı.
Bu bölgelerde popülasyonu kontrol altına alacak yırtıcı hayvanlar olmadığından, hızla çoğalan tavşanlar nadir bitkileri yok etti.
Bunun sonucunda bazı adalarda toprak erozyonu başlamış, kıyı şeridinde tahribat meydana gelmiştir.
Tavşanlar, kalıntı bitkileri yemenin yanı sıra, büyüyen kemirgen popülasyonuyla rekabet edemeyen yerli hayvan türlerinin yerini de aldı.
19. yüzyılın ortalarında adaya getirilen yirminin biraz üzerinde birey, kırk yıl sonra yirmi milyon yavru üretti.







2 yorum